mağazalar ve kendilerini bi bok zanneden tezgahtarlar
sanki böle sadece o moda ayarlanmışlar gibi herşeye vericek bi cevapları olması çok aptal, bütün mağazayı dolaştıktan sonra çok beendiin o kazaın acaba medium u var mı die sorduunda sana maalesef bitti cevabını veren kötü insanlar...
ya da patronu görmek istioum dediim zmn yüzünün aldıı ifade ve lütfen "ben hallederim" lafları yada patronu görebilir miim dediimde "patron benim" diip(ki genelde fzl olmas)bnm göt oluşum ve yüzümün aldıı hal...
x-"lütfen kabinlere iki kişi girmek yasak"
y-"hangi kabine? sn buna kabin mi diosun?"
x-"lütfen iki kişi girmein"
y-"ii de ztn iki kişilik yer yok ki"
j-"ehueh ben tek zor sığıyorum o nssı girsin"
y-"lütfen girmein"
j-"merak etme içerde verişmiouz ztn yerde yok"
ki benim genelde yaşadıım dialoglardan bi tanesi
küçükken en çok sevdiim şey ayakkabı dükkanlarında, kutuların üstünde duran ayakkabıların yerlerini deiştirmek ve de elbise satan yerlerde ki "şık" die adlandırdıımız elbiselere sakız yapıştırmak ya da ceplerine şeker çöpü atmaktı...
artık yapmıoum, hani büyüdüm ya...
creen
Given an infinite universe and infinite time, all things will happen. That means that every event is inevitable, including those that are impossible. And it's as good an explanation for all of this as anything else. Now, a lot of stories start in bars, so that's where we're going to start this one. Not because I was there - I wasn't. But because it's a damn good introduction to a very unique... fellow.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder